İletişim için
Blog Haberler

Daha az kalori alarak tokluk hissi sağlamanın 7 yolu

Geri
İleri
Kilo kaybı süresince ve ulaşılan ağırlığı korunmasının başarılı bir şekilde gerçekleştirilebilmesinde tokluk hissinin sağlanması önemli bir kriterdir. Aksi takdirde kendinizi sürekli aç hissetiğiniz diyetlerin başarıya ulaşması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması oldukça zordur. 
Yeterli protein, posa ve yağı öğününüze ekleyin
 
Bir yemeğe oturduğunuzda öncelikle yeterli protein ve posa aldığınızdan emin olun. Protein tercihinde az yağlı seçenekler her zaman önceliğiniz olmalı. Öğün içerisindeki yeterli protein hem metabolizmanızı hızlandıracak hem de tokluk hissine katkı sağlayacaktır. Posa denildiğinde de en önemli kaynaklar kurubaklagiller ve sebze-meyvelerdir. Posa vücut tarafından sindirilmeyen ancak hacimce büyük yer kaplayan bir öğedir. Bu özellikleri sayesinde de hem mideyi doldurarak hem de diğer besinlerin sindirimini yavaşlatarak daha uzun süre tokluk hissetmenizi sağlarlar. Yağlar ise vücutta sindirimi diğer besin öğelerine göre daha uzun sürede gerçekleştiğinden beraberinde tüketilen besinlerin de sindirimini yavaşlatır. Burada önemli olan sağlıklı yağ tercihinde (bitkisel yağlar, yağlı tohumlar, ceviz, fındık, badem, keten tohumu, vb.) bulunmak ve ölçülü olmaktadır.
Yüksek hacimli düşük kalorili tercihlerde bulunun
 
Yüksek hacme sahip olup düşük kalori sağlayan besinler dendiğinde anahtar nokta posa ve su içeriğinin yüksek olmasıdır. Bu durumda sebze-meyveler ilk akla gelen seçeneklerdir. Gazlı içecekler ve meyve suları da yüksek sıvı içeriği nedeniyle hacme katkıda bulunacağı düşünülebilir ancak şeker içeriklerinin çok yüksek olması hem kalori alımına büyük katkı verir hem de sağlığı olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle midenizi doldurmak ve acıkmamak için meşrubatlara yönelmeyin.
Yemeyi planladığınız yiyecekleri porsiyon ölçüsüne uygun olarak tabağınıza alın
 
Önünüzde dolu bir tabak görmek öncelikle psikolojik olarak doyum sağlayacaktır. Aynı zamanda besinin tümünün önünüzde olması porsiyon kontrolünü zorlaştıracağından bu öneri kendinizi kontrol etmenizi kolaylaştıracaktır.
Ana yemeğe odaklanın
 
Özellikle dışarıda yediğinizde çoğu zaman yemeyi hedeflediğiniz yiyecek gelene kadar aslında doymuş olursunuz. Başlangıçlar, ara sıcaklar yemek gibi bile görülmezken çoğu zaman ana yemekten daha fazla kalori içeriğine sahip olurlar. Bu nedenle yiyeceğiniz yemeği önceden planlayın ve başka seçeneklerin planlarınızı saptırmasına izin vermeyin.
Yavaşlayın
 
Hızlı yemek yediklerinizden keyif almanızı engelleyecektir. Aynı zamanda doygunluk hissinin oluşmasını da zorlaştıracaktır. Bunun için daha küçük çatal-bıçak kullanmak, daha fazla çiğnemek ya da yemeklerinize baharat eklemek, yemek yerken başka işlerle ilgilenmemek, yemeyi planladıklarınızı bitirdikten sonra 15-20 dk beklemek gibi önlemler alınabilir.
Yeterli sıvı alımına özen gösterin
 
Yeterli sıvı alımı vücut fonksiyonlarının tam olarak yerine getirilebilmesi açısından önem taşımaktadır. Aynı zamanda doluluk hissini sağlayarak kendinizi aç hissetmenizi engelleyecektir. Bu nedenle yemek öncesi ve sırasında suyunuzu yudumlamanız işinizi kolaylaştıracaktır.
Vücudunuzu dinleyin
 
Vücudunuzun dur dediği noktaları önemseyin. Çoğu zaman fiziken doysak da psikolojik olarak daha fazlasını yemek isteriz. Bu gibi durumlarda ara vermek, derin bir nefes almak, düşüncelerinizi vücudunuzda yoğunlaştırmak size yardımcı olacaktır.