İletişim için
Blog Haberler

Erkekte Menopoz Efsanesi ve Testosteron ile ilgili doğrular

Testosteron erkek seks hormonudur. Vücut kıllarının büyümesi, kas ve kemik gelişimi ve sperm üretiminde görev almaktadır. Yaş ilerledikçe, ilaçlar, hastalıklar veya yaşam tarzı ile ilgili faktörler nedeniyle testosteron düzeyi azalabilmektedir. Testosteron düzeyindeki bu azalma bazı çevrelerce yanlış bir şekilde "erkek menopozu" olarak sınıflandırılmaktadır. Aslında bu durum basitçe erkek yaşlanmasının bir belirtisidir. Tıbbi olarak ise testosteron eksikliği sendromu, yaşlanan erkeğin androjen eksikliği, geç başlangıçlı hipogonadizm gibi tabirler kullanılmaktadır.

Testosteron üretimi, yaşlanma ile birlikte kademeli olarak azalmaya başlar ve bu azalma 30 yaş civarında başlar. Ancak sperm üretimi durmaz. Ayrıca yaşlanmayla birlikte testosteron düzeyinde ve sperm üretiminde azalma tüm erkeklerde aynı oranda görülmeyebilir. Kural olmasa da genel olarak 30 yaşından sonra testosteron düzeyi her yıl %1 azalmaktadır. Yani 30 yaşında testosteron üretimi %100 olan bir erkeğin testosteron üretimi 40 yaşında %90'a, 50 yaşında %80'e, 70 yaşında %60'a 90 yaşında %40'a düşmektedir. Oysa kadınlarda 40 yaşlarından sonra östrojen üretimi daha hızlı bir şekilde azalmaya başlar ve kadınlarda yumurta üretimi tamamen durur. Ayrıca tüm kadınlarda östrojen ve yumurta üretiminde azalma görülür. Bu nedenle erkek menopozu diye bir kavram yoktur aslında. Menopoz tabiri yalnızca kadınlarda görülen üreme fonksiyonundaki kaybolmayı temsil eder.

Erkeklerde testosteron düşüklüğünün bazı sebepleri vardır. Bunlar arasında bazı ilaçlar, hormonal bozukluklar, radyasyon veya kemoterapi ile tedavi, yumurtalık hasarı veya travmaları, genetik sebepler ve bazı kronik rahatsızlıklar sayılabilir. Kronik rahatsızlıklardan en çok sebep olan durumlar, depresyon, diyabet, karaciğer ve böbrek hastalıkları, obezite ve bazı kronik enfeksiyonlardır.

Hekim tarafından yapılan klinik sorgulama ve fizik muayene testosteron düşüklüğünü düşündürüyorsa testosteron düzeyi için kan testi yapılmalı ve hasta bir endokrinoloji uzmanına yönlendirilmelidir. Testosteron eksikliği durumunda, vücut kıllarında azalma, sertleşme ve cinsel dürtülerde azalma, jinekomasti denilen meme büyümesi görülebilir. Ayrıca vücut yağ kitlesinde artış, kemik yoğunluğunda azalma, enerji düşüklüğü, nadiren sıcak basmaları, hafıza ve konsantrasyonda azalma, depresyon gibi durumlarla da ortaya çıkabilir. Ancak bunların olası bulgular olduğu ve tüm bulguların birlikte görülmeyebileceği bilinmelidir. Ayrıca tüm erkeklerde de bu bulgular görülmeyebilir.

Testosteron eksikliği saptanan bir erkekte testosteron hormon tedavisi verilebilir. Bu tedavi cilt üzerine sürülen jel veya yapıştırılan bant, ağızdan alınan haplar, kas içine yapılan enjeksiyonlar şeklinde verilebilir. Ancak bu tedavilerin uzun dönem fayda ve riskleri net olarak bilinmemektedir  ve bu konuda yoğun araştırma ve tartışmalar sürmektedir. Ayrıca son yıllarda özellikle medya ve internet üzerinden çok sayıda tezgah üstü diye tabir edilen testosteron içeren destek ilaçlarının reklamları yapılmaktadır. Ancak bunların kullanılmasını önermemekteyiz. Genellikle daha sağlıklı olmak için alınan bu ilaçların zararları olabileceği gibi faydaları şüphelidir. Bu konunda tüm uzmanların görüş birliğine vardığı öneriler, bu tür ilaç destekleri yerine sağlıklı beslenme, ideal kiloyu koruma, egzersiz yapmak, stresle baş etmenin bir takım hobilerle uğraşmak gibi daha sağlıklı yollarını bulmak ve yeterli uykudur. Özellikle de uzun dönem testosteron tedavisinin bazı yan etkilere yol açabileceği unutulmamalıdır. Bunlar arasında kırmızı küre sayısında artış, akne, meme büyümesi, prostat büyümesi, nadiren uyku apnesi, bacaklarda ödem sayılabilir.

Kaynak :
"Male Menopause: Myth vs. Fact." The Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism, 99(10), pp. 49A–50A